Sürekli yükselen güvenlik standartları, otomobilleri bizler için daha güvenli makineler haline getirseler de kullanırken alınan zevki öldürmeye başladılar gibime geliyor. Geçmiş yıllarda, 150 beygirin üstündeki otomobiller bizlerin gözlerini açmaya yeterdi. Günümüzde ise bu rakamlar çok sıradan olmaya başladı. Güvenlik özelliklerinin otomobillere yüklediği ağırlık, beklenen zevki yaşamanıza engel oluyor. Ağabeyim Mert Yılmaz, otomobil testlerine ilk başladığı yıllarda ben henüz bir lise öğrencisiydim. Tam tarihi hatırlamıyorum, 94 ya da 95 yılıydı. Boxer motorlu Alfa Romeo 33 1.7 16V test aracı almıştı. Biz de o hevesle, otomobille tabiri yerindeyse gazlamaya çıkmıştık. 137 beygir güç ve 161 Nm tork üreten Alfa 33, muhteşem sesiyle Mert ve bana inanılmaz performanslı gelmişti. Hâlâ o otomobilin performansı, benim beynimde çok yüksekmiş gibi hatırlanıyor. Halbuki 8.0 ya da 9.0 saniye civarında olan 0-100 km/s hızlanması ile günümüz için mütevazı sayılabilecek performans verilerine sahipti. Ancak otomobilin verdiği his inanılmazdı. Aynı durum yine Mert’in kendi otomobili olan Renault 21 Turbo için de geçerliydi. Yanlış hatırlamıyorsam 175 beygir gücündeki Renault 21, büyük turbosu sayesinde alt devirlerde vasat bir performans sergilerken, turbo devreye girdiği zaman müthiş bir hızlanma hissi yaşatıyordu. Adeta koltuğa yapışarak, otomobil 400 beygir gücünde gibi hissediyordunuz. Günümüzde ise beygirler geçmişe oranla çok daha fazla. 200 beygir ve üzeri çok rahat konuşulmaya başladı. Ancak eski otomobillerin verdiği o hızlanma keyfini günümüz otomobillerinde hissedemiyorsunuz. Bence sportif olduğu iddiasıyla yola çıkan otomobillere, güvenlik özelliklerinin eklenmesi isteğe bağlı olmalı. Böylece bazı ağırlıkları çıkartırken sonuçlarını da göze alırsınız. Evet bu otomobilde perde hava yastıkları yok ama ben bir kaza durumunda bunların olmaması riskini göz önüne alabiliyorum diyebilmelisiniz. Bu fikir farklı şekillerde de geliştirebilir. Otomobilin standart modeli çarpışma testlerinden geçebilmek için bütün güvenlik ekipmanlarına sahip olur. Ancak müşteri bir takım riskleri göz önüne alarak ve bunu markaya bildirerek sürüş zevkini törpüleyen özelliklerden ve ağırlıklardan vazgeçebilir. Gelişen güvenlik anlayışı ve otomobilleri yoldan çıkartmamak için geliştirilen elektronik teknolojilerinin, özellikle performans otomobillerinin sürüş zevkini engellememesi adına bir takım fikirler geliştirilmesinin zamanı geldi. Performans otomobillerinin zevk almak için tasarlandığını göz önünde bulundurursak, müşteri bu zevki kendi adına kişiselleştirebilme hakkına sahip olmalı diye düşünüyorum.
Anasayfa Yeni güvenlik standartları zevki öldürüyor mu?
Son yorumlar